http://www.aydinlikgazete.com/index.php?option=com_content&view=article&id=4297:sendikal-guec-birlii-platformu-zmir-mesaj-birlik-kardelik-muecadele&catid=39:ekonomi&Itemid=54
Salı, 11 Ekim 2011 05:58
Ekonomi-Emek
Yoğun işçi katılımının olduğu ve büyük bir coşkuyla gerçekleşen 3. bölgesel toplantısında emekçilerin mücadele kararlılığı ve birlik mesajları dikkat çekti
Sendikal Güç Birliği Platformu, 3. bölgesel toplantısını İzmir'de gerçekleştirdi. Toplantı sonrası sendika başkanları ve işçilerin Aydınlık'a değerlendirmeleri şöyle:
'Hareket, saldırılara karşı bir dik duruştur'
Belediye-İş Sendikası Genel Başkanı Nihat Yurdakul:
Toplantı beklentilerimizin de ötesinde gerçekleşti. Bu toplantıları daha öncede yapmış ve Temmuz ayında bir bildiri yayınlamıştık. Bu toplantıyla da tabanın tepkilerine bakmak istedik. Olumlu tepkiler aldık ve almaya da devam ediyoruz. Daha önceki toplantılarımızı yöneticiler ve temsilcilerle yapmıştık. İzmir’de bu bileşime işçi arkadaşlarımızı kattık. İzmir’de salonda 1000’in üzerinde insan vardı. Bu da gösteriyor ki Temmuz ayında hazırlayıp altına imzalarımızı attığımız metin kamuoyunda ve tabanımızda olumlu bir yer bulmuş. Bu toplantıları sadece Türk-İş Genel Kurulu'yla sınırlandırmamak lazım. Bu hareket Türk-İş Genel Kurulu’na odaklı bir hareket değil. Bu işçi sınıfının, çalışma hayatının, emekçi kazanımlarına karşı yapılan saldırılara karşı bir duruştur. Yok olmak üzere olan sendikaların tekrar dirilmesi ve yeniden ruh kazanmasıdır. Bizler bunun mücadelesini veriyoruz. Türk-İş Genel Kurulu’nda bu ilkeler doğrultusunda mutlaka bir liste çıkaracağız. Kişilerle bir hesabımız yok. Türk-İş’in yeniden bir ruh kazanması, tabanla açılan güven makasının telafi edilmesi, Türk-İş yönetiminin yüzünün işçi sınıfına dönüşünü sağlamak için bu ilkeler doğrultusunda bir liste çıkaracağız. Ama bunu bekleyip göreceğiz. Ama biz yolumuza Türk-İş Genel Kurulu’ndan sonrada devam edeceğiz.
'Hayatın her alanında görüşü olacak'
Tez-Koop-İş Sendikası Genel Başkanı Osman Gürsu:
Planladığımız şekilde bölgesel toplantılarımızı yapıyoruz. İzmir’deki toplantımızda da katılım yüksekti. Toplantı güzel ve verimliydi. O bölgedeki işçilerle görüş alışverişinde bulunduk. Bu toplantıların Türk-İş Genel Kurulu'na etkisini de genel kurulda göreceğiz. Bu toplantıların elbette genel kurula katkısı olacaktır. Bu hareket Türk-İş’in Genel Kurulu'na endeksli bir hareket değil. Önümüzdeki süreçte ilk o olduğu için dile geliyor. Ama ondan sonraki bu güçbirliği toplantıları hayatın her alanındaki problemlerle ilgili bir görüşü olacak. Anayasayla ilgilide bir görüşü olacak. Nasıl olması gerektiği konusunda Anayasa;'yla ilgilide bir çalışma yapıyoruz.
'İşçi sınıfı yönetici olmalıdır'
Belediye-İş Sendikası İzmir 4. Nolu Şube Başkanı Cemal Küpeli :
İzmir’de müthiş bir toplantı oldu. Türkiye işçi sınıfına çok önemli mesajlar verildi. Umarım diğer bölgelerde daha görkemli toplantılar olur. Türk-İş yönetimini değiştireceğiz. İşçi sınıfı yönetilenden çok yönetici olmalıdır. Parlamentoda yerini almalıdır. Emekçiler, işçiler, memurlar, köylüler birleşirse iktidar olacaklardır. Bunun için ödenecek bedel canımızsa biz canımızı ortaya koyuyoruz”
'İlk adımı Türk-İş'te iktidara geçerek atacağız'
Hava-İş İzmir Şube Başkanı Serkan Mutlu :
70 milyon nüfuslu ülkede işçi sınıfının örgütlenmesi 400 binlere düşmüş durumda. Taşeron işçilik ve kölelik düzeni hakim. Bu düzeni ortadan kaldırma ve işçi sınıfını örgütlemek için ilk adımı Türk-İş iktidarına geçerek atacağız.
'Türk-İş'i arka bahçe olmaktan kurtaracağız'
TÜMTİS Genel Örgütlenme Sekreteri Cafer Kömürcü :
Örgütlenme buradaki toplantıyla sınırlı kalmayacak. Toplantı tüm işçiler için bir moral oldu. Uyanışa ve harekete geçecek işçilerin sayısı artacaktır. Türk-İş’i hükümetin arka bahçesi olmaktan kurtaracağız”
'Kendi iktidarını oluşturması kaçınılmaz'
Tek Gıda-İş Genel Başkan Danışmanı Gürsel Köse :
Bu toplantı ve birliktelik işçi sınıfı için hayati önem taşımaktadır. Konfederasyon gözetmeksizin sendikalar, emekten yana siyasi partiler, kitle örgütleri, aydınlar ve akademisyenlerle beraber işçi sınıfı örgütlenip iktidara yürüdüğünde, kendi iktidarını oluşturması kaçınılmazdır.
Petrol-İş Sendikası Aliağa Şube Başkanı İsmail Doğan :
Daha önceleri sendika, üye ilişkileri zedelenmiş durumdaydı. Bu nedenle bir umutsuzluk hakim. Bu umutsuzluğu aşarsak, siyası iktidarın tıkanıp nefes alamayacağını düşünüyorum. Önümüzdeki kongreyi AKP’ye atılacak bir tokat olarak görüyorum. İşçi sınıfı iktidar olacaktır buna inancım olmasa yaşayamam”
Tez-Koop-İş İzmir Şube İdari Sekreteri Sebahattin Şen:
Yağışlı bir hafta sonunda böyle bir kalabalık çok umut verici olmuştur. Bu birliktelik Türk-İş kongresi ile sınırlı değildir. Örneğin şu sıralar medya yolu ile kıdem tazminatı için nabız yoklanıyor. Demokraside en önemli şey oydur. Bu birliktelik devam etmeli, işçi sınıfı siyasallaşıp partisini kurmalıdır.
Deri-İş Sendikası üyesi Savranoğlu işçisi Aydın Gençarslan:
Savranoğlu işçileri olarak direnişteyiz. İşçi arkadaşlarımızın büyük bir kısma İstanbul’da işverene karşı büyük bir direniş gösteriyor. Biz bu güçbirliğini destekliyoruz. Sendikaların da bizim mücadelemize ayrım gözetmeden destek olmalarını ve tepkilerini göstermelerini bekliyoruz. Türk-İş içindeki muhalefet bizim de önümüzü açacaktır.
TGS Üyesi Ulusal Kanal İzmir Haber Müdürü Teoman Alver :
Önümüzde bir kıdem tazminatı kavgası olduğu görülüyor. Türkiye henüz kendi yaşayacağı krizi göremiyor ve bunu damarlarında hissedemiyor. Önümüzde Türkiye’nin birliği sorunu var bu birliğin de garantörü biziz. Sendikalar genel grevi nasıl örgütleyeceğini konuşmaya başlamalıdır.
Belediye-İş İzmir E.Şube Başkanı Talat Özdemir (İşçi Partisi İzmir Sendika-İşçi Bürosu Bşkn):
Sendikal birliği taktir ediyoruz, yürekten destekliyoruz. Bu olayın Türk-İş Genel Kurulu ile sınırlı kalmamasını Türk-İş Genel Kurul sonucu ne olursa olsun tabandaki işçi hareketi sendikalarla daha önemlisi işçilerin katılımı olacağını gördük. Nitekim bu birlik içinde bulunmayan sendikaların üyeleri de dün kurultayda son derece anlamlı konuşmalar yaptılar. Demek ki bu bir dalgalar halinde gelişecek bir işçi hareketine dönüşüyor. Bu birliktelik emperyalizme karşı sendikaların, sınıfın güçbirliği oluşturması için ilk adım olarak görüyoruz. Sendikalarımız geçmişte yapmış oldukları hataları silmelidirler. Türk-İş yönetimine geçen dönem destek vermekle sendikal hareket dibe vurmuştu.
İşçi hareketi bu süreçten sonra emperyalizme karşı birlik ve beraberlik mücadelesini başaracakları görülüyor İktidarın tek alternafidir. İşçi partisi İzmir il başkanlığı olarak sendikaların ve işçi hareketinin mücadelesinde her zaman yanlarında olduğumuzu tekrar belirtiyoruz.
İşçilerin toplantı konuşmaları
'Bölgesel asgari ücret tarikat sendiakcılığı getirir'
Haber-İş Sendikası İzmir üyesi Soner Yıldız :
Sendikamızın ismi yok, pankartta göremiyorum. Ama bülteninizi okudum sendikaların hiçbirinin bu maddelere karşı çıkacağını sanmıyorum. Özelleştirmeler oldu, kimin ayağına basıldıysa o bağırdı. Şimdi hükümet çevreleri bölgesel asgari ücret diyor. Bölgesel Asgari ücret tarikat sendikacılığını getirir, etnik köken sendikacılığını getirir. Şimdi yukardakiler Belden aşağı vurmaya başlayabilirler, bunu bilelim.
'Birleştikçe işçi kazanır'
Demir Yol-İş Sendikası İzmir Baştemsilcisi Ethem Boyacı :
Arkadaşlar biz bütünüz, parçalanmamamız lazım, meselenin tamamı budur. Biz zeytin ağacı, ceviz ağacı gibi güçlü gövdelere sahip olmalıyız. Küçüldükçe parçalanırız, parçalandıkça cebimizdeki para gider. Beni babam Isparta’da Demiryol-İş Sendikası'nı kurmak istedi örgütlenme yaptı diye işten attılar. Ama kardeşimin cenazesini işçiler kaldırdı. Bölünmedik, dayanışmayı her alana taşıdık. İşçiler vefalıdır.
Bu mücadelenin başarılı olmasının tek yolu Ankara’da tava gelmemek, tehdide boyun eğmemek kırılmamak. Bizi parçalayan teklifler gelecek bunu bilelim, tehditler de gelecek. Bölündükçe hükümet kazanır, birleştikçe işçi kazanır. Sayın Atilla Ayçin 22 yıldır Sendika başkanıyım diyor. Ben soruyorum 22 yıldır neredeydi, yeni mi olayları gördüler?
'Ayrışmamalıyız büyümeliyiz'
Haber-İş İzmir üyesi Hasan Yeşilbağ:
Türkiye Türkiye’den yönetilmiyor. ABD ve AB nin talimatları ile yönetiliyor. Özelleştirmeler ile bizim kamuyu tasfiye ettiler. Amacı da buydu. Ekonomik olarak bağımlı olduğumuz içinde diz çöküyoruz. Bunlara karşı sınıfın büyük birlikteliğini sağlamaktır. Ben Muş Vartoluyum. Etnik köken farkı gözetmeksizin sınıf mücadelesi vermeliyiz. Burada ayrışmamalıyız, büyümeliyiz. Yaşasın Türk-Kürt kardeşliği.
İzmir Liman-İş üyesi geçen dönem sendika temsilcisi Erdal Gülmez:
10 sendikanın Türk-İş'e karşı birlik yapması yeni bir sayfadır. Sendika yasası biz işçilere dönük değil, aleyhimize. Kamu kurumlarının satılmasında sendikalar kendi parmağının kesilmiş gibi hareket etmesi gerekir. Bu operasyon bizim gibi ülkelerde ABD'nin çökertme operasyonu olduğunu biliyoruz. BOP’un ayağı olmamızı istiyorlar. Liman-İş ile devletin ücret sözleşmesi sırasında Mustafa Kumlu bizi sattı. Cumartesi günü direneceğiz dedi, pazartesi günü imzayı bastı.