Devlet katkısında tüzel kişi kontrolü BES’te işveren sıfatıyla yapılan ödemelerin devlet katkısına konu edilebilmesi kanunen mümkün değil. Bu yüzden Hazine Müsteşarlığı, işverenlerin çalışanları adına ödediği bireysel emeklilik özleşmelerinde katılımcı ile tüzel kişi arasında işveren-çalışan ilişkisi olup olmadığının emeklilik şirketleri tarafından tespit edilmesini istedi. Emeklilik şirketlerinin genelge ile hedeflenen taramayı yerine getirebilmesi için neredeyse tüm sözleşmelerin ödeyenlerini analiz etmesi gerekecek. Hazine Müsteşarlığı 10 Aralık 2014 tarihinde yayınladığı 2014/17 sayılı Bireysel Emeklilik Sistemi’ndeki Ödeyeni Tüzel Kişi Olan Sözleşmelere İlişkin Genelge ile ödeyeni tüzel kişi olan bireysel ve gruba bağlı bireysel emeklilik sözleşmeleri için katılımcı ile tüzel kişi ödeyen arasında işveren – çalışan ilişkisi veya iş akdi bağı olup olmadığına ilişkin bir tarama çalışmasının emeklilik şirketleri tarafından yapılmasını ve raporlanmasını istedi. Bilindiği üzere 2013 yılı başından bu yana bireysel ve gruba bağlı bireysel emeklilik sözleşmelerine ödenen katkı payları karşılığında yüzde 25 devlet katkısı alınıyor. İşverenler tarafından işveren grup emeklilik sözleşmelerine ödenen katkı payları için ise kurumlar vergisi matrahından indirilmek suretiyle vergi avantajından yararlanılabiliyor. Dolayısıyla, işveren sıfatıyla yapılan ödemelerin devlet katkısına konu edilebilmesi mümkün değil. Bireysel ve gruba bağlı bireysel emeklilik sözleşmelerinde ise işverenlerin ancak katkı payı ödemelerine ilişkin operasyonel işlemlere aracılık yapmak suretiyle ilgili süreçlere dahil olması mümkün. Bu kapsamda, katılımcı ile tüzel kişi ödeyen arasında herhangi bir iş ilişkisinin olmadığını belgelemek için, tüzel kişiden alınacak yazılı beyan ile 1/1/2013 tarihinden sonraki çalışma dönemlerini kapsayan ve işyeri sicil numaralarının da bulunduğu hizmet döküm belgesinin Sosyal Güvenlik Kurumu’ndan veya e-Devlet Kapısı (www.turkiye.gov.tr) üzerinden alınarak emeklilik şirketine ibraz edilmesi gerekecek. Katılımcı ile tüzel kişi ödeyen arasında işveren-çalışan ilişkisi olduğu anlaşılan veya olmadığı belgelenemeyen sözleşmeler için bundan sonraki süreçte devlet katkısı talep edilemeyecek, geçmiş dönemde yapılan devlet katkısı ödemeleri de devlete iade edilecek. Bu duruma konu sözleşmelerin belirlenebilmesi için emeklilik şirketlerine bir aylık süre verildi. Şirketlerin katılımcılara bildirimleri sonrasında gerekli belgelerin en geç 31 Mart 2015 tarihine kadar emeklilik şirketine ulaştırılması gerekiyor. Emeklilik Gözetim Merkezi’nin yayınladığı 5 Aralık 2014 tarihli verilere göre sistemde toplam sözleşmelerin yüzde 93.6’sına karşılık gelen 5.318.625 adet bireysel ve gruba bağlı bireysel sözleşme mevcut. Bu da demek oluyor ki, emeklilik şirketlerinin genelge ile hedeflenen taramayı yerine getirebilmesi için neredeyse tüm sözleşmelerin ödeyenlerini analiz etmesi gerekecek. Tabloları görüntülemek için görsellere tıklayınız. 23 Ocak 2015 |
2235 kez okundu
YorumlarHenüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın |